Serzenip mi kendine gelecek yoksa silkenip mi kendine gelecek henüz bilemedi, dolaşıyor...

26 Mayıs 2009 Salı

Sinagogda nikah...

Pazar günü hatırını kıramayacağım bir iş arkadaşımın ya da abimin demek daha doğru olur -kelli felli adam yahu- kızının nikahına davetliydim. Daha önce yaşamadığım bir deneyimdi, yapacak tonla plan varken sırf merak yüzünden kalktım düştüm yola. Bunun öncesini anlatayım ilk olarak. Çünkü hiç gitmemişim, bilmiyorum adap usül... Sorduk abimize sizin bu sinagoga girişin bir kuralı var mı? Mesela takı takılır mı, giyim kuşan ne olur, fotoğraf makinesi götürülür mü, güvenlik önlemi var mı gibisinden. Takı takılmazmış tören sırasında, ya öncesinde ya sonrasında. Birden bizim törenler aklıma geldi, bir de elinde mikrofon salonun şebeğinin amcasından bir bilezik diye öten sesi. Görgüsüzlük heralde ya da yedi sülaleye ilan etmek maddi durumumuzu falan. Fotoğraf makinesi ve kamera yasakmış ayrıca. Neyse kot pantolonla da gidilmiyormuş törene. Giyim konusuda bununla sınırlandı. Ehh bu da iyi. Giydik üstümüze şöyle insan içine çıkacak bir kıyafet doğru sinagoga. Haa bir de davetiyenin içinde bir de güvenlik kartı var, eğer onu göstermezseniz içeri almıyorlar. Abi beni önceden uyarmıştı bu konuda bir sıkıntı çekmedim. Güvenlik önlemleri o kadar sıkı ki daha sokağın başından yolu kesmekle başlamışlar işe. Ağırlığını bilemicem ama kalınlığı en az 20 cm olan bir çelik kapıdan içeri alıyorlar sizi. Küçük bir oda gibi olan bu yerden başka bir yere geçmek içinde yine başka devasa çelik bir kapıdan içeri giriyorsunuz. Güvenlik karşılıyor sizi. Adınıza, sanınıza, yaşınıza, işinize, düğün sahibini nereden tanıdığınızına kadar bir nevi Mossad usülü sorularla içeri alınıyorsunuz. Hem öyle böyle suratlarla değil sanki orayı makineliyle taramaya gelmişsiniz de kimliğinizi saklıyorsunuz gibi dehşete düşmüş gözler eşliğinde. Lobi kısmına giriyorsunuz, düğün sahipleri davetlileri karşılıyor, herkes oldukça şık ve güler yüzlü, kapıdaki güvenliklerin aksine son derece yardımseverler, hangi kısma geçeceğinizi söylüyorlar. Gözüme takılan önemli bir ayrıntı kadınlarla erkekler ayrı yerlerde duruyorlar. Haremlik selamlık gibi:)) Erkekler başlarına takke gibi bir başlık takıyorlar adının unuttum şimdi. Bir süre sonra müzik eşliğinde gelin ve damat, nedimelerle birlikte içeri giriyor ağır ağır. Gelinin birinci derece yakınları anne, kız kardeş falan gibi olanların kıyafetlerini şapkalar tamamlıyor. Hepsinin başında inanılmaz güzellikte ve değişik tarzda şapkalar var. Tam bir görsel şölen. Herkes yerine geçiyor. Bizim şebek sunucunun yerini resmi kıyafetli adam alıyor ve ne yapılması gerektiğini söylüyor, kutsal kitaptan parçalar okuyor. Damadı yanına alıp hahamla birlikte ona bir kağıt imzalatıyor. Çok da anlamadım bazen ibranice konuştular. Hamam ibranice söyledi, sunucu tercüme etti ve damada tekrarlattı. Sonra da damat imzaladı heralde dini nikahın imzalı olanındandı bu. Sonra haham dualar okudu nağmeli nağmeli. Kutsal kitabın olduğu bir bölüm açıldı ve herkes ayağa kalkıp oraya yüzünü döndü v eellerini oraya doğru uzatıp yüzlerine sürdü. Amin demenin hareketle yapılanı bu da. (Beynim bu yapılanları anlamlandırmak için hemen onlara dinimizden bir karşılık arıyordu). Dua bitti ve tören de bitti. Herkes damatla gelini tebrik için sıraya girdi müzik eşliğinde. Hatta ibranice "memleketim" (hani ayten alpman söylediği şarkı) şarkısı çaldı, ne demek bu şimdi hiç anlamadım, ne alaka yani:)) Ben de tebrik ettim ve dışarı çıkmak için kapıya yöneldim. Aynı güvenlki önlemleriyle yine karşılaştım. Bir kapıdan giriyorsunuz, ikinci kapı birinci kapı kapanmadan açılmıyor ve bir grostonluk ağırlında en az bu kapı. Yani bir 5 dakikanız geçiyor yolu bulacağım, kapı açılacak, kapının içinden bir kapı daha çıkacak diye. Çıkınca bir oh dedim valla. Töreni çok beğendim, herkes çok özenliydi, güler yüzlüydü ama şu güvenlik önlemleri canımı sıktı. Altı üstü evleniyorsunuz kardeşim ne bu yaa. Tabi şunu göz ardı ediyorum azınlık olduklarını ve tarihte oranın iki kez bombalandığını... Korku cumhuriyetlerini yaratmakta haksız sayılmazlar, ama kendilerinin anavatanlarında yaptıklarını görmezseniz tabi...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder